GÜL YAPRAĞI
Gül'ü elbette hepimiz severiz çiçeklerin şahıdır , en mis kokanlarındandır bence elbette her çiçek güzel yaradandan ötürü ancak gül farklıdır hele gül yaprağı en mis olanıdır.Anadolumuzda yarine ''gülüm'' diye hitap eden nice büyüklerimiz vardır.Sevdadır gül sevdiğinin kokusu demektir anasının kokusudur ana kuzuları için yani ladın özü şu ki gül çok mana demektir...
Ufak bir hikaye paylaşmak istiyorum müsadenizle sevgili okur bu hikayeyi okudum ve bu yüzden gülle ilgili yazmaya karar verdim hak vereceksiniz eminim.Hikaye şöyle ;Uzakdoğu'da bir budist tapınağı, bilgeliğin gizlerini aramak için gelenleri kabul ediyordu. Burada geçerli olan incelik; anlatmak istediklerini konuşmadan açıklayabilmekti. Bir gün tapınağın kapısına bir yabancı geldi. Yabancı, kapıda öylece durdu ve bekledi. Burada sezgisel buluşmaya inanılıyordu, o yüzden kapıda ne vurulacak bir tokmak ne çalınacak bir zil vardı.
Bir süre sonra kapı açıldı... İçerdeki budist, kapıda duran yabancıya baktı... Bir selamlaşmadan sonra sözsüz konuşmaları başladı. Gelen yabancı, tapınağa girmek ve burada kalmak istiyordu. Budist bir süre kayboldu, sonra elinde ağzına kadar suyla dolu bir kapla döndü ve bu kabı yabancıya uzattı. Bu, yeni bir arayıcıyı kabul edemeyecek kadar doluyuz demekti. Yabancı tapınağın bahçesine döndü, aldığı bir gül yaprağını kabın içindeki suyun üstüne bıraktı. Gül yaprağı suyun üsünde yüzüyordu ve su taşmamıştı. İçerideki budist saygıyla eğildi ve kapıyı açarak yabancıyı içeriye aldı. Suyu taşırmayan bir gül yaprağına her zaman yer vardı...
Ne hoş değil mi ? Bende çok sevdim :)
GÖRÜŞMEK ÜZERE ELBETTE BAŞKA ZIRVALARDA....